Sayfalar

6 Kasım 2021 Cumartesi

Under The Oak Tree - 34. Bölüm 

(Gözler Yalnızca Benim Üzerimde -2) 

Max endişeyle ellerini kenetledi. Riftan'ın onu hor görebileceğini ya da daha da kötüsü onun için üzülebileceğini hayal etmek bile kendini çok kötü hissettirdi. Utanç verici olduğunu bildiğinden, onu biraz daha uzun süre o sofistike soylu kadın olarak düşünmesini istedi.

Max, hizmetçileri nasıl idare edeceğini bilmediğini ya da bir şeyler satın almak için hiç bu kadar çok para harcamadığını ve böylesine büyük bir şatoyu nasıl idare edeceğini asla öğrenmediğini söylemek yerine beceriksizce başını salladı... yalanı bugünlük uzatacaktı.

"Eğer-eğer istersen..."

Riftan'ın yüzü anında gevşedi ve gözle görülür şekilde daha parlak hale geldi.

“Kahyaya kitapları hemen size vermesini söyleyeceğim. Ne kadara mal olacağı konusunda endişelenme. Gönlünce satın alabilirsin."

Riftan parmaklarıyla Max'in dağınık saçlarını nazikçe okşadı.

"Bu... artık senin evin."

Senin evin. Böyle beklenmedik sözler Max'in kalbini acıyla deldi ve neredeyse nefes almayı bıraktı. Kalbi göğsünde çarpıyordu. Belki bunu söylerken ciddi değildi, sadece öylesine söylediği bir şey ya da garip bir hevesti.

Her ne ise, Max konu üzerinde durmak istemiyordu.

"Ben... Ben bunu olabildiğince rahat hale getireceğim.. bizim için" 

"Tamam." İyi adam ona memnun bir gülümseme gönderdi. Bir sonraki an, dudaklarını nazikçe onun yanağına bastırdı ve Max beceriksizce başını salladı. Birden yatak odasında sadece ikisinin olduğunu fark etti. Birkaç gün içinde uygun bir duş ya da değişiklik yapamayan Max, imajının hemen farkına vardı. Yavaşça onu uzaklaştırdı.

"Ah, b-ben... ba-banyo yapmak istiyorum..."

"Tabii ki."

Başını çevirdi ve "Hizmetçilere gelip banyoyu hazırlamalarını söyleyeceğim" dedi.

Sonra dışarı çıktı ve hizmetçilere banyo için ılık su ve Max için yeni bir kıyafet getirmelerini emretti. Max darmadağınık pelerinini çıkardı ve dikkatlice köşedeki sandalyeye koydu. Bir süre sonra dört hizmetçi büyük ahşap küvetlerle odaya geldi. Büyük leğen üzerine sıcak su dökülürken, Riftan zırhını çıkarıp masanın üzerine koydu.

"Başka bir şeye ihtiyacımız olursa sizi çağırırım. Lütfen banyodan sonra yiyecek şeyler hazırlayın."

"Evet efendim. Kıyafetlerinizi buraya koyacağım."

Hizmetçiler dışarı çıkarken, Riftan ter ve toza bulanmış tuniği kafasından attı. Sonra hızla pantolonunu çözdü. Max panikledi ve arkasını döndü ama Riftan ona doğru yürüdü ve elbisesinin askılarını çözmeye başladı.

"Ri-Riftan!"

"Beraber yıkanalım," sesi aniden kulağına boğuk geldi.

Max, onun çıplak sırtına dokunan elleriyle ürperdi. Dağınık saçlarını elleriyle taradı ve ince boynunu ortaya çıkarmak için bir omzuna koydu.

Ve sonra, dili onun derisinin üzerindeydi.

''Tadın tuzlu…''

"Y-yapma! Ben kirliyim..."

İtirazına rağmen, yumuşak dudakları onun ensesine öpücükler bırakırken, Max'in omuzları gevşedi. Vücudunu kendisine bakacak şekilde çevirdi, ama Max Riftan'ın çıplak vücuduna bakamadı ve gözlerini kapadı. Tuhaf, yeni bir his hissetti ve bundan utandı.

"Bana öyle bakmayı keser misin lütfen?" dedi bir eliyle çenesini kaldırarak.

"Seçkin bir soylunun oğlu kadar zarif ya da narin olmadığımın farkındayım ama... o kadar da korkunç değilim..."

"Ah, korkunç değilsin! Hiç de bile!"

Max gözlerini inanamayarak açtı. Ona bakan Riftan'ın gözlerinde bir umutsuzluk ifadesi vardı. Siyah gözbebekleri ona vahşi ama ıssız bir hayvanı hatırlattı.

Bu adam gerçekten güzelliğinin farkında değil mi? Bu hiç mantıklı değil!

"B-ben sadece buna alışık değilim" dedi yanlış yorumlamayı kırmak isteyerek.

"Çiftlerin birlikte banyo yapması normal" dedi Riftan alçak sesle.

"Normal…?"

"Ziyaret ettiğim tüm şatolardaki bütün lordlar ve leydileri birlikte yıkanırdı."

Riftan daha sonra sırıttı ve elbisesinin korsesini indirdi. Max, bunu nereden bildiğini sormak üzereydi ama soğuk havanın tenine değdiğini hissedince ürperdi. Şöminenin sıcaklığı hassas vücudunu nazikçe sardı.

"Hiç garip değil." devam etti, “Kuzeyde bir gelenek var. Ne zaman bir asilzade ya da şövalye ziyarete gelse, şatonun ev sahibesiyle yıkanmaları gerekir.”

Max'i ikna etmek için ısrarlı bir çabayla omuzlarını nazikçe ovuşturdu. Max'in gözleri kocaman açıldı.

“Bu-bunu yapmak zorunda mıyım…?” dedi.

"Oh hayır."

Riftan'ın yüzüne güzel ama ürkütücü bir gülümseme yayıldı.

“Bunu başka biri sana soracak dahi olsa, onu Stemnu¹ nehrinde yıkatırım… Sadece beni düşünmen yeterli. Gel buraya…"

Riftan kaslı kollarını onun beline doladı ve içine girerlerken su yere dökülerek, onu küvete nazikçe kaldırdı. Max, dizlerini vücuduna yaklaştırarak çıplaklığını nafile çabalarla saklamaya çalıştı. Riftan, sanki utanmanın ne olduğunu bilmeyen bir adammış gibi, çıplak bedeni ona açık bir şekilde sergilenerek küstahça oturdu.

"Çok mu sıcak?" diye sordu.

"İ-iyiyim." aceleyle cevap verdi.

Max onun uzun bacaklarına dokunmamak için dizlerini çenesine kadar bükerek oturdu. Kendisini uzaklaştırma çabalarına bakan Riftan, onu kolundan tuttu ve kucağına oturttu.

Max hemen şaşırarak, "Ri-riftan!" diye bağırdı.

"Seni yıkayacağım." sadece raftaki sabuna uzanarak söyledi.

Max aceleyle kucağından kalkmaya çalıştı ama Riftan kollarını bir yılan gibi onun beline dolamıştı. Omuzlarına ve boynuna yavaş yavaş sabun köpürtmeye başladı.

"B-ben yapacağım!"

"Sen de beni de yıkayabilirsin. Eğer istersen.''

Ç/N: Riftan, Riftaaann ( ͡☉⁄ ⁄ ͜⁄ ͜ʖ̫⁄ ⁄ ͡☉)


Önceki Bölüm                                                                                              Sonraki Bölüm

16 yorum:

  1. Ayayayayayay banyo da yaparlarmış

    YanıtlaSil
  2. Ben diyorum bu adam insan değil yürüyen azgın her şeye libidosu yükseliyor ama çok sevimliler

    YanıtlaSil
  3. Pislik herif seni sjejekdmld

    YanıtlaSil
  4. Tavşan Riftan. Kzl

    YanıtlaSil
  5. Max daha çekeceğin çok var bu adamdan

    YanıtlaSil
  6. Hahshahhshshs bebis ya ben başka birisiyle yıkanmak zorunda miyim diye soruyor yerim

    YanıtlaSil
  7. Azgın aygır riftan

    YanıtlaSil
  8. Ahaha, ne kadar da düşünceli bir bey! ^^
    *Kora

    YanıtlaSil
  9. riftan yürüyen azgınsın maxi sen bu adamdan daha çok çekicen

    YanıtlaSil
  10. Asilzadeyi alizade diye okudum👽

    YanıtlaSil
  11. Bir şey itiraf edeyim mi ben seriyi ilk okuduğum zamanlarda Riftanı şu webtoonda arada flasbacklerde gösterilen Max'ın sarıldığı köpek vardı ya o, o mu diye düşünüyordum 😂 yani acaba iş o kadar fantastik bir hikayeye döner mi diye baya uzun zaman bekledim 😬😬 tabi bir süre sonra bu düşünce kayboldu. Burada da diyor ya ıssıs vahşi bir hayvana benziyor diye aklıma geldi birden 😂

    YanıtlaSil
  12. Sen sen ol seni sadece yıkayacağım diyen Riftana inanma 😘

    YanıtlaSil
  13. riftan max'e ne kadar inanarak yalan söylüyor gördünüz mü?

    YanıtlaSil
  14. KANDIRIKÇI RİFTAN

    YanıtlaSil